Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından cami ve mescitlere olan ilgiyi artırmak, zihinlere mabet fikrini yerleştirmek, cami ve görevlilerine vefayı hatırlatmak maksadıyla, 1986 yılından beri her yıl Ekim ayının ilk haftasının “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlandığını hatırlatan Müftü Pekim b yıl ki Camiler ve Din Görevlileri Haftası temasının ‘Camiler, Din Görevlileri ve Vefa ’ olarak belirlendiğini belirtti.
“Camiler birer ilim ve irfan mekânlarıdır”
Camilerin ibadet edilen yerler olmasının dışında eğitim ve öğretimin yapıldığı ilim/ irfan , birlik, beraberlik ve kardeşliğin pekişmesini sağlayan, kutsal mekanlar olduğunu ifade eden Müftü Pekim, şunları kaydetti.
Pekim,“Camiler, müminlerin günde beş vakit ziyaret edip orada hayat buldukları mekânlardır. Camiler, ibadet yerleri olmanın yanında, eğitim ve öğretimin yapıldığı birer ilim ve irfan mekânlarıdır. Okunan hutbeler, yapılan vaaz ve nasihatler ile her yaştan insana dini bilgiler öğretilir, kalplere Allah, Peygamber, vatan ve millet sevgisi yerleştirilir. Camiler, dil, renk, ırk ve kültür farkı gözetilmeksizin çocuk, genç ve yaşlıyı aynı safta buluşturan ve tevhid inancı etrafında toplayan; birlik, beraberlik ve kardeşliğin pekişmesini sağlayan, kutsal mekânlardır.”dedi.
Müminin camiye olan ihtiyacı, balığın suya olan ihtiyacı gibidir, diyen Müftü Pekim , İslam medeniyetinin cami merkezli bir medeniyet olduğunu ifade etti.
Pekim, “Balık susuz olmadığı gibi Cami ve toplum da birbirinden ayrı düşünülemez. Bu ihtiyacın giderilmesinde, âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed’in (Sallallahü aleyhi vesellem) varisi olan âlimler ve din gönüllüleri Kur’an’ dan aldığı ilim ile insanlık âlemine rahmet olarak yağmıştır. Efendimizin yoluna gösterdikleri vefadan ötürü hayatlarını cami ve hizmetlerine adamışlardır. Peygamber Efendimiz (Sallallahü aleyhi vesellem), Medine'ye hicret ettiğinde, orada ilk olarak Mescid-i Nebevinin yerini belirleyip kısa sürede mescit inşa etmesinden anlaşılacağı üzere İslam medeniyeti, cami merkezli bir medeniyettir. Tarihimiz bunun örnekleri ile doludur. Şehirlerimiz, camiyi merkeze alarak inşa edilmiştir.”diye belirtti.
“Camiler, vefakâr ve cefakâr iyilik sevdalısı camii görevlileri sayesinde güzelleşmektedir”
Din görevlilerinin yaptıkları hizmetlere dikkat çeken Müftü Pekim, “Mekânı güzelleştiren ona anlam katan güzel insanlardır. Allah'a en sevimli mekânlar olan camiler, vefakâr ve cefakâr iyilik sevdalısı camii görevlileri sayesinde güzelleşmektedir. Böylece doğumunda-ölümünde, düğününde-taziyesinde her an yanı başımızda olan bu din gönüllüsü hocalara teşekkür etmek/vefa göstermek İslâmî ve insanî ahlakın başında gelmektedir. Çünkü insana teşekkür edemeyen, verdiği emeğe saygı gösteremeyen kişinin Allah'a da şükür edemeyeceğini bu ümmetin Peygamberinden öğrenmekteyiz. Cami ve Kur’an Kurslarımızda görev yapan din görevlilerimiz, kutsal bir görev ifa etmektedirler. Din hizmetlerinin yanında sosyal hayatın her safhasında halkımızın hizmetinde bulunmaktadırlar. Dolayısıyla din görevlilerimiz toplumda saygın bir yere sahiptirler.”ifadelerini kullandı.
Pekim son olarak, “Bu itibarla; Cami ve Din Görevlileri haftası ve bu haftada yapılacak faaliyetlerin tüm İslam âleminin huzur ve barışına birlik ve kardeşliğine, sağlık ve sıhhatine katkı sağlamasını, temenni ediyor; değerli din görevlilerini fedakârane hizmetlerinden dolayı tebrik ediyor, ahirete intikal edenlere ise Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Ayrıca camilerimizin yapımında emeği geçen hayırseverlerden ahirete intikal edenlere Cenâb-ı Hak’tan rahmet, hayatta olanlara da sağlık ve afiyetler niyaz ediyorum.” şeklinde belirtti.
“Camiler birer ilim ve irfan mekânlarıdır”
Camilerin ibadet edilen yerler olmasının dışında eğitim ve öğretimin yapıldığı ilim/ irfan , birlik, beraberlik ve kardeşliğin pekişmesini sağlayan, kutsal mekanlar olduğunu ifade eden Müftü Pekim, şunları kaydetti.
Pekim,“Camiler, müminlerin günde beş vakit ziyaret edip orada hayat buldukları mekânlardır. Camiler, ibadet yerleri olmanın yanında, eğitim ve öğretimin yapıldığı birer ilim ve irfan mekânlarıdır. Okunan hutbeler, yapılan vaaz ve nasihatler ile her yaştan insana dini bilgiler öğretilir, kalplere Allah, Peygamber, vatan ve millet sevgisi yerleştirilir. Camiler, dil, renk, ırk ve kültür farkı gözetilmeksizin çocuk, genç ve yaşlıyı aynı safta buluşturan ve tevhid inancı etrafında toplayan; birlik, beraberlik ve kardeşliğin pekişmesini sağlayan, kutsal mekânlardır.”dedi.
Müminin camiye olan ihtiyacı, balığın suya olan ihtiyacı gibidir, diyen Müftü Pekim , İslam medeniyetinin cami merkezli bir medeniyet olduğunu ifade etti.
Pekim, “Balık susuz olmadığı gibi Cami ve toplum da birbirinden ayrı düşünülemez. Bu ihtiyacın giderilmesinde, âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed’in (Sallallahü aleyhi vesellem) varisi olan âlimler ve din gönüllüleri Kur’an’ dan aldığı ilim ile insanlık âlemine rahmet olarak yağmıştır. Efendimizin yoluna gösterdikleri vefadan ötürü hayatlarını cami ve hizmetlerine adamışlardır. Peygamber Efendimiz (Sallallahü aleyhi vesellem), Medine'ye hicret ettiğinde, orada ilk olarak Mescid-i Nebevinin yerini belirleyip kısa sürede mescit inşa etmesinden anlaşılacağı üzere İslam medeniyeti, cami merkezli bir medeniyettir. Tarihimiz bunun örnekleri ile doludur. Şehirlerimiz, camiyi merkeze alarak inşa edilmiştir.”diye belirtti.
“Camiler, vefakâr ve cefakâr iyilik sevdalısı camii görevlileri sayesinde güzelleşmektedir”
Din görevlilerinin yaptıkları hizmetlere dikkat çeken Müftü Pekim, “Mekânı güzelleştiren ona anlam katan güzel insanlardır. Allah'a en sevimli mekânlar olan camiler, vefakâr ve cefakâr iyilik sevdalısı camii görevlileri sayesinde güzelleşmektedir. Böylece doğumunda-ölümünde, düğününde-taziyesinde her an yanı başımızda olan bu din gönüllüsü hocalara teşekkür etmek/vefa göstermek İslâmî ve insanî ahlakın başında gelmektedir. Çünkü insana teşekkür edemeyen, verdiği emeğe saygı gösteremeyen kişinin Allah'a da şükür edemeyeceğini bu ümmetin Peygamberinden öğrenmekteyiz. Cami ve Kur’an Kurslarımızda görev yapan din görevlilerimiz, kutsal bir görev ifa etmektedirler. Din hizmetlerinin yanında sosyal hayatın her safhasında halkımızın hizmetinde bulunmaktadırlar. Dolayısıyla din görevlilerimiz toplumda saygın bir yere sahiptirler.”ifadelerini kullandı.
Pekim son olarak, “Bu itibarla; Cami ve Din Görevlileri haftası ve bu haftada yapılacak faaliyetlerin tüm İslam âleminin huzur ve barışına birlik ve kardeşliğine, sağlık ve sıhhatine katkı sağlamasını, temenni ediyor; değerli din görevlilerini fedakârane hizmetlerinden dolayı tebrik ediyor, ahirete intikal edenlere ise Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Ayrıca camilerimizin yapımında emeği geçen hayırseverlerden ahirete intikal edenlere Cenâb-ı Hak’tan rahmet, hayatta olanlara da sağlık ve afiyetler niyaz ediyorum.” şeklinde belirtti.