Rahman ve Rahim olan Allahın adıyla...
Hamd, kainatı rahmet, sevgi ve adaletle yaratan Allah’a; Salat ve selam, Onun kulu ve elçisi olan Alemlerin Efendisi Hazreti Muhammed(SAV)’e olsun. “Kalplerin Kur’ana’ açılmasını sağlayan” bir sözden bahsetmek istiyorum bu yazımda. Hangi söz mü dersiniz? Yukarıya bakmanızı tavsiye ederim... Bir Müslümanın “her güzel işin başında” kullandığı bu sözün kıymetinin farkında mıyız? Farkındaysak ne derece bir farkındalığımız var? İşte bu yazıda aldığımız tefsir derslerinden fehmettiklerimizi yazıya dökeceğiz inşallah. Rabbim öğrendiklerimizi en güzel şekilde aktarmayı nasib etsin.
Bir binanın giriş kapısı hüviyetinde olan Besmele, kulu Allaha bağlamak ve kulun Allahla olan bağını artırmak için bir öngerekçedir. Arapçada "be" edatı ilsâk içindir ve ilsâk; iki şeyi birbirine bağlamak, iki taraf arasında ilişki kurmak için kullanılır. İlsak olunan kul ve Rab olunca da maddenin mana yönünü kuvvetlendirmeyi hedefe alıp, güç vermesi için Allaha sığınmanın adı “Besmele” olur. Bu da, nimeti vericinin kim olduğunu, kişinin kendisine hatırlatma fonksiyonunu verir Besmeleye. Besmele bu yönleriyle “her işine Allahı karıştırma, adâtı ibadâta çevirme”nin göstergesidir. Kısacası “başıboş yaratılmadığının farkına varan” insanın parolasıdır Besmele.
Allah bir şeyin çokça tekrarlanmasını arzu ediyorsa bizlere aktarmak istediği bir mesaj vardır. “Rahman ve Rahim olan Allah...” En çok duyduğumuz kelime bu. Peki Rahman ve Rahim’in asıl mahiyeti ne? Acizane aktaralım. “Re ha me” kökünde gelen bu iki kelime, aslında Kainatın ne üzre kurulduğuna bir işarettir: Merhamet... İlahi merhametini her işimizde hatırlamamızı isteyen Rabb, kuluna verdiği değeri, kendini ifade ediş şekliyle gösteriyor. Peki nedir Rahman ve Rahim?
Rahman, tüm varlığı kuşatan ve Allahın özünde merhametli olduğunu bizlere aktaran bir Zatî sıfattır. Güneş gibidir Rahman. Güle de çer çöpe de, Mümine de kafire de, Abid’e de asiye de, Türk’e de İngiliz’e de rahmetinin tecellilerini sunar dünyada. Bununla birlikte Rahman kelimesi, kainatın ahengini de belirtir. Merhametle yaratıp merhametle yaşatan Rabbimiz, merhametle de haşreder. Bu özelliğinden dolayı kendisine “Rahim” der. Rahim, merhameti hak eden kullarına verme eyleminde bulunan Rabbin ismidir. Rabbimizin isteyen istemeyen her şeye rahmet etmesi Rahman ismiyle değerlendirilirken, buna layık olanlara rahmetini ihsan etmesi Rahim ismiyle değerlendirilir. Kur’an’da Rabbimiz, Peygamber Efendimize “Biz seni ancak Alemlere Rahmet olarak gönderdik” der. Bunun manası şudur: Kainatı Rahman isminin tecellisiyle yaratan, Rahim ismiyle de rahmete intisab edenleri belirleyen bir Rabbin, ancak “Alemlere Rahmet” olan bir elçisi olabilir.
Rahman ve Rahim, bir yönüyle de Allahın, insanoğlunun hayatının her alanında söz sahibi olduğunu belli eden isimleridir. Allah’ın ilahlığına dair herhangi bir itirazları olmayan Mekke Müşriklerinin, özelde Rahman, genelde Rahman-Rahim ismine karşı çıktığını görürüz. “Lailaheillallah deyin, kurtulun!” diyen bir Peygamberle savaşmayı seçen Mekke Müşriklerinin, “Bismillahirrahmanirrahim” diyerek İslama girmemesinin sebebine baktığımızda şunu görürüz: Onlar göklerin Rabbi olan Allaha karşı değildi ama “yerlerin Rabbi” olan Allah’ı istemiyorlardı. Yani onlar hayatlarına müdahale eden bir Allah istemiyorlardı. Nefislerinin arzuladığı şeyleri kısıtlayan, terbiye eden bir Allah’ı istemiyorlardı. Ve “Lailaheillallah” deyince neyin altına imza atacağının farkında olacak kadar akıllı insanlardı. Lakin akıl cehalete engel değil. Nitekim Hudeybiye'de Süheyl b. Amr, anlaşma metninin başlığının "Bismillahirrahmanirrahim" şeklinde yazılmasına karşı çıkmış, “Bunu kabul etseydik sizinle neden savaşalım” mealinde bir söz söyleyip anlaşmanın "bismikâllahümme" şeklinde başlatılmasını istemişti. Hangi asi nefis kısıtlanmak ister ki? Hangi asi nefis, azularının terbiye edilmesini ister ki? İnsanın ilkel halinin tecümesi olan Cahiliye aklı, işte Rahman-Rahim isminin tecellisine karşı çıkıyordu.
Madem öyle, durup düşünmeliyiz. Onların karşı çıktığı bu nüansı biz düşünmeden kabul ettik. Onlardan çokça akıllı olduğumuzdan, onlar kadar derinlemesine analiz edip sonuçlarına katlanmayı göze aldığımızdan mı kabul ediyoruz herşeyi, yoksa... İşte Rahman ve Rahim olan Allah’ın bizlere beyan etmek istediği mesaj budur: “Seni her an koruyup gözeten Rabbine yaraşır bir kul ol. Hatalarından pişmanlık duyup af yolunu tutarsan, rahmetine gark eder seni. Çünkü O, seni merhametle yarattıp merhametle yaşatan Rahman, merhametle haşredip merhametle hesabı gören Rahim’dir.”
Selam ve dua ile...