Öncelikle; ırkçılığa ve her türlü ayrımcılığa karşı olduğumu belirtmek istiyorum. Bu yazıda ırklardan bahsedeceğim, bunu yazarken ırkçılık değil, bilakis birleştirici ve paylaşımcılık üzerinden bir kültürün oluşmadığından şikâyetimi dile getireceğim.
18/02/2019 tarihinde Midyat İlçe Belediye Meclis Üye listesi Midyat İlçe Seçim Kuruluna teslim edilmek üzere açıklandı. Meclis üye listesini beğeneni olacağı gibi beğenmeyeni de mutlaka olacaktır. Bu her parti için söz konusu olabilecek hususlardır. Ancak bu listeye kimin girdiği ya da kimin girmesi gerektiğinin tabi ki bizi ilgilendirmiyor ise de, biz bu toplumda ve bu ilçede yaşadığımız için gerçekte bizi ilgilendirir.
Ancak listeye çok konuşulan ve siyasetçilerin ağzından hiç düşmeyen “Demokrasi “ sistemi üzerinden bakmaya çalıştım. İlkin Demokrasinin tanımı ne olduğu anladıktan sonra, bu çerçeve içerisinde irdeleyelim. Kısaca Demokrasi tanımı; halkın egemenliği demektir. Demokraside egemenliğin gerçek sahibi “birey” dir. Sistem olarak çoğulculuğa önem veren yönetim biçimi, halkın çoğunun yönetimde söz hakkı sahibi olmaları, her kesimin mecliste kendisini temsil edecek bir üyesinin bulunması gerektiğine inanan bir sistemdir. Herkesin eşit hakka sahip olduğu yönetim biçimidir.
Demokrasi’nin tanımını yaptıktan sonra şimdi de; Midyat ilçesinin sosyal ve siyasi biyografisine bakalım. Midyat ilçesinde Mıhellemiler, Kürtler, Yezidiler, Süryaniler, azda olsa Türk ve kendilerini Estelli diye tarif eden Estel mahallesi sakinleri mevcuttur. Bunların nüfus ve oy oranlarına baktığımızda; Mıhellemiler köyde, beldelerde ve ilçe merkez mahallerde ikamet edenlerin oy oranı 15’ bin den fazla gibi oranları mevcuttur. Kürtlerinde 20 binden fazla oy oranları mevcuttur. Süryaniler, Türk ve Estelli olarak kendilerini gören vatandaşlarımızın toplam 2 binden fazla oy oranları yoktur. Midyat ‘ın toplam oy oranı aşağı-yukarı bu hesaplamaya göre 40 bin gibi bir seçmeni mevcuttur.
AK Parti Midyat İlçe Belediye Meclis Üye listesi ile Midyat ilçesinin sosyal ve siyasi tablosunu karşılaştırdığımızda, ne kadar da demokrasinin tanımından ve demokrasi yönetiminden uzak olduğu görülecektir. Liste baştan sona kadar bir -iki istisna dışında hepsi Estel mahallesinden olan üyelerden oluşmaktadır. İstisna dediğimiz bir-iki üyelerde aslında herhangi bir kesimi temsil ettiklerinden dolayı listede olmadıkları, tamamen merkeze yakın olduklarından dolayı listede isimleri yazıldı.
AK Parti’nin ilçede bu kadar yoğun Mıhellemi ve Kürt seçmeni olmasına rağmen neden bunların yok sayıldığı ve neden bunları temsilen meclis üyesinin listede isminin yer almadığını nasıl izah edecekler ? Estel mahallesinin oy oranların ancak bir meclis üyesi çıkartabilecek azınlıkta olmasına rağmen tüm meclis üyelerinin neden bu mahalleden konulduğunun mantığını kime nasıl anlatacaklar?
Dahası, Ülke olarak Demokrasi yönetimini benimseyen ve demokrasi sistemi ile yönetilen bir ülkeyiz. Midyat ilçesi, kadim kültüre sahip, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, farklı etnik kültürleri bir arada yaşatan, değişik inanç ve ırkların bir arada yaşayan bir merkez oluşuyla sürekli hem siyasilerin, hem de kendi insanının iftiharla konuştukları ve dilendirdikleri bir ilçe iken, belediye meclis üye listesinde bu şekilde ilçenin zenginliği yansıtılmaması ne kadar doğru bir tercihtir ?
Gelelim Mıhellemilerin siyasi durumlarına; Mıhellemiler nüfus olarak ve yaşadıkları coğrafya olarak ilçenin yarısı kadar bir oluşuma sahiplerdir. Bu kadar nüfusa ve oy oranına sahip olmalarına rağmen, oylarının firesiz olarak AK Parti’ye gitmesine rağmen neden AK Parti’nin belediye meclisinde kendilerini temsil ettiremiyorlar? Bunun sebebi Mıhellemilerin pasifliğinden mi ? Yoksa siyasetçilerin Mıhellemileri çantada keklik gördüklerinden mi ? Bunun suçluları İl ve İlçe Teşkilatı’mı ? Yoksa Ankara Merkez Teşkilatı’mı ? gibi sorular etrafında konu irdelenebilir. Bunun cevaplarını ilgililere ve Mıhellemilere bırakıyorum. Kimseyi suçlama kastım yok ancak, herkes payına düşeni alsın.