Seçim sathı mahalline yeni girmedik doğrusu, dünyaya geldiğimizden beri seçim sathı mahalline girmişiz. Hayatımızın her alanı seçimdir. Hayatın anlamı ve gayesi, kişiliğimiz, duruşumuz kendi seçimimizledir. İnsanın olduğu her yer ve konumda seçimle karşı karşıyadır. Evlenirken, ticaretle uğraşırken, iş hayatında atılım yaparken, ev alırken, nasıl bir hayat yaşayacağının tercihini yaparken hep seçim yapmak zorundadır. İnsanoğlu seçim yaparken doğal olarak kendi maslahatı ve menfaatini düşünür. Kârı-zararı düşünüp öyle seçimini yapar. Bilerek bile bile zarar edeceği herhangi bir şeyi seçmez. Mutlaka kendi menfaatini düşünüp öyle karar verip seçimini yapar. Bunun için de; kendi örf ve inançlarını da göz önünde bulundurur.
Bu durum insanın kendi şahsını, kişisel tercihlerini ilgilendiren kısım, bir de; dolaylı olarak insanı ilgilendiren toplumsal olaylar da vardır. İnsan karar verirken bir de toplumsal yönüne bakan kâr-zararı düşünür, ya da düşünmek zorundadır. Yapmak isteyeceği herhangi bir fiil veya eylemin toplumda nasıl karşılanacağı, topluma yansıması nasıl olacağını da göz önünde bulundurmak zorundadır. Çünkü insan hem birey hem de toplumun üyesidir. Bireysel çıkar ve menfaat sağlayacak bir seçim yaparken diğer taraftan topluma zarar olarak yansıyacaksa, bu durumdan kendiside dolaylı olarak zarar görecektir. Burada insanın her eylem ve fiili nasıl olması gerektiği hususunda seçim vermek zorunda kaldığında, hem bireysel, hem de toplumsal yönünü iyi hesaplama yaparak seçim yapmak zorundadır. Bu hayatın her alanında dikkat edilmesi gereken bir prensiptir. Kimse kendi menfaat ve çıkarı için toplumu zarara uğratacak bir eylem ve söylem de bulunma hakkı yoktur. Önümüzdeki bu yerel seçimler toplumsal fayda, kâr-zarar hesaplanması gereken bir durumdur. Bu seçimde bireysel çıkar ve menfaate dayalı değil, toplumsal menfaate dayalı bir hesaplama yapılıp seçim kararı verilmesi gerekir. Yerel seçimler tüm şehri, şehrin maddi manevi imarını, geleceğini ve şehirde yaşayan herkesi ilgilendirecek bir seçim olacaktır.
Bu durumda da,
İnsan seçimini, iradesini toplumsal fayda ve menfaate dayalı seçimini vermesi gerekir. Yerel seçimler, kavga ve gürültü yapılacak, halk arasında kin ve nefrete sevk edecek, insanları ırk ve dil üzerinden kutuplaştırılacak bir alan değildir. Kötü niyetli bir kısım şahıs ve partiler; şahsi menfaatlerine kavuşmak için bu tür sloganları ve kavramları kullanmak isteyecektir. Önemli olan bu tür basit söylemlere toplumun değer vermemesidir. Çünkü bu seçim ırklar arası veya dinler arası seçimi değildir. Birileri ısrarla bu sloganları kullanıp insanların ırkçılık damarını kabartıp, asabiyet üzerinde oy devşirmek istemektedir ne yazık ki.
Yerel seçimler; topluma hizmet edecek bir kadronun beş yıllık seçimidir. Dini, dili ve ırkı kullanacak, ve toplumu ona göre yön verecek bir durum söz konusu değildir. Bu seçim şehrin nasıl imar edileceği, toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak, yaşam koşullarını rahatlatacak hizmetler sunmak için daha iyisi kim yapabilir seçimidir. Bu seçim, toplumun her bireyi ilgilendirdiği için tüm toplum seçimini-kararını vermesi gerekir. Seçim-karar yaparken şehri ihya edecek, iyi hizmet sunacak, çalıp - çırpmayacak, kamu malını yetim malı gibi bilecek, toplumun hizmetine sunulmak için gelecek tüm nakdi paranın gerektiği gibi hizmet yapacak, güvenilir, cesur ve kararlı insanları seçmekle mükellefiz. Bu değerler hem insanı hem de inancımız gereği olması gereken kriterlerdir.
Şehirlerin hem maddi hem manevi olarak değişmesi, değiştirilmesi toplum içinde yaşayan bireylerin seçimleri ile olur, bir şehir, bir toplum durup dururken iyiye veya kötüye dönüşmez. Toplumun iyi veya kötü olması şehrin bireyleri ile ilgili bir seçimdir. Toplumun üyeleri yani biz bireyler tercihimizi kimden yana ve hangi kriterlere uygun seçim yaparsak o şekilde şehir iyi veya kötü yönetilir. Toplumun maddi manevi gidişatı ve şehirlerin imarı bizim seçimimizle mümkündür. Bize dayatılan tüm sloganlardan ve şahsi menfaatlerden soyutlanarak temiz ve durgun bir akılla; şehrimizi maddi manevi kim imar edebilir, hangi aday iyi hizmet sunacak, çalıp-çırpmayacak, kamu malını yetim malı gibi bilecek, toplumun önünde çıkabilecek tüm manevi hastalıklara karşı duyarlı olacak, gençlerin düştüğü kötü alışkanlıklarla mücadele edecek, gençler kötü niyetli şer odaklardan kurtarabilecek, çözüm ve öneri sunabilecek duyarlı, halkını seven ve önemseyen bir aday profilinden yana seçimimizi, rayımızı (düşüncemiz) vermemiz gerekir. Şehrimizin ve toplumuzun daha iyi günlere kavuşmak dileği ile bir seçim.