İşgalci Siyonist rejimi orta doğunun ortasına yerleşmiş bir kangren. Arap ülkelerinin başındaki satılmış batı uşakları sessiz kaldıkça, Siyonist şebeke sınırlarını genişleterek ve her gün çoluk çocuk, yaşlı demeden öldürerek Filistin diye bir devlet bırakmadı.
Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’yı işgal etmiş oraya ziyarete giden Müslümanları gün yok ki bir iki Müslüman öldürülmesin. HAMAS Müslümanların bu Siyonist terörün zulmünü kabul etmeyen dinine, inancına, namusuna, Mescid-i Aksa’ya sahip çıkacak insanlar eğitiyor. Bilinçli gerçek Müslüman profili çıkartmak için çalışmalar yapıp, Siyonist rejimin zulmüne kıt imkanlarla ses çıkartmaya çalışıyor. Müslümanların bu zulme rıza göstermeleri için her türlü bedel ödemeye çalışıyor.
Siyonist rejimi HAMAS’ın bu durumundan rahatsızlık duyduğu için onları uzun süre Gazze şehrinde mahkûm etti. Gazze şehrine tüm giriş çıkışları kapattı. İnsani yaşam olarak tüm temel ihtiyaçları kısıtladı. Gazze de iki milyon insan kaç yıldır açık cezaevi gibi kıt imkanlarla yaşamaya çalışıyor. En son yine Siyonist terör rejimi Mescid-i Aksa’da Müslümanların ziyaretine izin vermemesi ve keyfi uygulamalarla her gün orada masum insanları katletmesine sessiz kalmayıp kendi imkanlarıyla Siyonist rejime piyade tüfeklerle ve birkaç el yapımı füze ile saldırdı. Bu durum Siyonist rejimin yaptığı zulme karşı çıkma ve dünya Müslümanların uyanması kendilerine gelmesi içindir.
Siyonist terör şebekesi zaten orta doğudaki tüm Müslümanların ortak tepkisiz kaldığı ve Müslümanların artık zulümlerine karşı çıkmadıkları, Mescid-i Aksa Müslümanlar için bir şey ifade etmediğini anlamış olacak ki kendi zulmüne karşı sadece bir avuç Gazze’deki Müslüman kaldığını bildiği için Gazze’yi haritadan sileceğini açıkladı. Hemen ABD ve batı ülkelerinin liderleri hepsi bir ağızdan onay verdiler.
Şimdi asıl mesele bu! ABD ve batı liderleri Gazze’de yaşayan şuurlu, bilinçli iki milyon insanın yok edilmesi olayı ve tüm dünya ülkeleri sözüm ona Müslüman ülke liderleri sus pus… Biz Müslüman birey olarak bu açıklama bize ne ifade ediyor? Siyonist rejim neden bir avuç Müslümanı katletmek istiyor? Amaç nedir? Bence bunun cevabı çok zor değil. Çünkü bu Müslümanların ne için mücadele ettiklerini yukarıda yazdık. Çünkü Müslümanlar Siyonist rejime, batıya, batı kültürüne, inancına teslim olmamışlar. Çünkü bunlar kendi İslami inançlarına bağlı, değerlerine sadık kalmak istiyorlar. Siyonist rejimin ve batının dayatmalarına, zulmüne teslim olmuyorlar. Ve bunun içindir ki Siyonist rejiminden ne batı ne ABD bunlardan rahatsız. Çünkü Siyonist rejim ve batı düşüncesi tüm insanları kendileri yönetmek ister. Tüm dünyayı kendileri sömürmek ister. Dünyayı tek tip insan yapmak ve zulümlerine, talanlarına, katliamlarına itiraz edecek insan kabul etmiyorlar. Onların siyasetlerine, politikalarına karışmayan bir insan profili üretmek isterler. Tüm çalışmaları budur.
Kendileri gibi düşünen, kendileri gibi giyinen, modaya uyan, günübirlik yaşayan, haz ve hız peşinde giden, teknolojiye köle olan biz Müslümanları kendileri için bir tehdit görmüyorlar. Bizi kendileri gibi düşünen bir insan profili noktasına gelmişsek artık Siyonist rejimde batı’da kendini güvende hissedecekler ve Müslümanları getirmek istedikleri noktaya gelmişiz demektir. Yani artık bize inanıyorlar.
Ama Allah c.c bizden bu şekilde batıya teslim olmuş Müslümanlara inanıyor mu? Biz Müslümanlar Allah ‘a mı teslim olduk yoksa ABD ve batıya mı? Biz Müslümanlar Allah’ın vadettiği yaşam bilincini mi benimsedik ? Yoksa bize ait olmayan, inancımıza ve kültürümüze aykırı bir yaşam sunan ABD ve batıya mı ? Bu noktada tekrar başımızı iki elimizin arasına koyup düşünmemiz lazım. Dünya Müslümanları olarak inancımıza, kültürümüze sahip çıkmış olsaydık, biliçli gerçek Müslüman olsaydık bugün Siyonist rejim ve batı bu cesareti kendilerinde bulmazlardı.
Bize düşen tekrar kendimize gelmek, inancımız gereği yaşamaya çalışmak. Bize dayatılan tüm bu yaşam tarzını, giyimi, ahlaksızlığı red edip kendi özümüze dönmek. Kendimiz olmak. Ben buradayım. Ben varım. Her türlü zulme karşıyım. Müslümanlara yapılacak her türlü zulmü kabul etmiyorum. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’yı Siyonist rejimin işgalinden kurtulması için elimden geleni yapacağım. Etrafımdaki gafil Müslümanları uyandıracağım. Kendime ait bir inancım, kültürüm var. Allah’ın kabul etmediği tüm yaşam tarzını red ediyorum. Sadece Allah’ın istediği şekilde yaşayacağım. Ey kafirler, ey dünyaya ilahlık eden ABD, batı ve Siyonist rejim size LA’ diyorum, sizin ilahlığınızı kabul etmiyor sadece Allah’ı ilah kabul ediyorum! Deme vakti. Bugün değilse ne zaman? ’’ (Ey Müslümanlar!) size ne oluyor (ve nasıl bir vicdani sorumsuzluğa kayıyorsunuz) ki; ‘Ya rabbi, ehli (ve idarecileri) zalim olan şu ülkeden (ve düzenden) bizi kurtar, bize kendi katından bir sahip gönder ve bize kendi rahmetinden bir yardımcı ver’ diye yalvarıp duran; erkek, kadın ve çocuklardan oluşan aciz ve çaresiz kimseleri kurtarmak için Allah yolunda çalışıp çarpışmıyorsunuz? ( bu duyarsızlık ve nemelazımcılık imani ve vicdani bir tavır değildir.) NİSA/75