Herkes tarafından her defasında söze başlarken Midyat’ın bölgede diğer il ve
ilçelerden ayrı bir konumu olduğunu, coğrafi, kültürel, taşıdığı tarihi miras ve ülke siyasetinde
Ulusal ve milli duruşu ile farklı olduğunu söyler. Diğer çevre ilçelerden daha fazla geliştiği ve
gelişmeye müsait olduğu herkes tarafından kabul edilmektedir. Ama maalesef gelişmeden
maksat sadece yüksek binalar anlaşılmaktadır. Eğer yüksek yüksek binalar dikmekle gelişme denilirse,
evet Midyat gelişiyor. Oysa ki yüksek bina dikmekle bir yerleşim yeri için geliştiğinden söz edilemez.
Yüksek binalar dikmek marifet değil bu sadece nüfus yoğunluğundan kaynaklanan bir ihtiyaçtır.
Bir yerin gelişmesi ve o yer ile iftihar etmek için orada oturmuş bir kültür ve yaşama sanatı
ile, insanların ticari anlayışı, sosyal ve ekonomik boyutu ve yeni yetişen neslin ilgili alanı ile mümkündür. Ne yazık ki, ilçede oluşan kültür, ticari anlayış, sosyal-ekonomik ve insanların
kazandıklarının olumlu yönde iyi bir imajın olduğunu söyleyemeyiz.
Bu durumun tamamen yönetici ve idarecilerden kaynaklı bir durumun olduğunu, ya da
bunların da etkisi olduğunu söyleyebiliriz.
Yönetici ve idarecilerin ilçede bu kadar sosyal-kültürel ve ekonomik ahlaksızlıktan bihaber
oldukları söylenemez. Oysaki yönetici ve idarecilerin görevleri toplumu yönetmek ve toplumun
birliğini ve toplumun sosyal-ekonomik sağlığını tehdit eden tüm sorunları tespit edip bunlara karşı
mücadele etmek ve tedbir almakla görevlidirler. Ancak göründüğü kadarı ile toplumdan desteğini
alan bu yönetici ve idarecilerin topluma karşı görevlerini yerini getirdiklerini görmüyoruz. Yönetici
ve idarecilerin toplumda oluşan ve toplumu tehdit eden olumsuzluklara karşı lakayt kalmak gibi bir
lüksü olmadığını bilinmelidir. Yönetici ve idarecilerin lakayt kalmaları durumunda toplum içinde
halen yozlaşmayan ve bu yozlaşmayı gören bireyleri bu duruma karşı da lakayt kalmamaları
gerekir. Ancak nedendir bilinmez herkes bu sosyal ve kültürel yozlaşmaya karşı lakayt
davrandıkları görülmektedir. Oysa ki bu toplumda yaşayan her fert, toplumda olup bitenden olumlu
yada olumsuz her olaydan etkilenmektedir.
Mevcut iktidarın ülkeye yaptığı yatırım ve siyasette yaptığı ciddi ve cesur değişiklikler hiç bir
şekilde Midyat’a yansımamıştır. İlçe halen 2002 ve öncesi yılların Türkiyesi gibi hiç bir şekilde ne
siyasi anlamda ne de kültürel ve yaşam alanı hususunda hiç bir değişiklik olmamıştır. Bu da
birazdan Merkez ‘ten kaynaklandığını da söyleyebiliriz. Çünkü hem idarecileri hem de seçilenler
merkezden atanmaktadır. Her ne kadar seçilen dense de gerçekte merkezden atanıp halkın önüne
getirilmektedir. Midyat taşıdığı coğrafi, kültürel, sosyal ve tarihi miras olarak bu duruma hiç
yakışmamaktadır. Bu nedenle merkezin bu doğunun gözdesi olan ilçe için daha hassas davranıp
toplumun hassasiyetini, kültürünü iyi bilen ve bununla dertlenen ve davası gibi bakacak insanları
yönetici ve idareci olarak atamak zorundadır. Aksi takdirde merkezin ve yöneticilerin bu şekilde
lakayt kalmaları durumunda önümüzdeki bir kaç yılda hem siyasi hem de toplumsal sorun olarak
ülkenin başında sorun oluşturacak duruma geleceği kuşkusuzdur.